1. tablo
Aşağıdaki tablo yıllık satışları gösteriyor.
Mike günlüklerinden kaba bir tablo yaptı.
2. masa
Bu masa tahtadan yapılmış.
Rasim'in masasında bir yığın kağıt vardı.
Bu masa benim.
Bu masa tahta.
Şu odadaki masa çok iyi.
Tom satın aldığı yeni masa örtüsünü masaya koydu.
Turecký slovo „table„(masa) se zobrazí v sadách:
Vocabulaire de la salle à manger en turc