slovník litevský - Turečtina

lietuvių kalba - Türkçe

keista v turečtině:

1. tuhaf tuhaf


Kayhan çok tuhaf ve alışılmadık bir şahsiyet.
Olabildiğince tuhaf, o ölü olduğu söylenilen biriyle karşılaştı.

2. garip


Davranışları bana çok garip geliyor.
Dün gece, Tom'un odasından gelen garip bir ses duydum.
O, yılanlar gibi, garip hayvanlardan hoşlanıyor.
Hayat nasıl bu kadar garip!
Onlar orada garip bir hayvan gördü.
O bana biraz garip geldi.
Garip bir keşif yaptılar.
Onun hiçbir şey söylememesini garip buluyorum.