slovník Polský - Turečtina

język polski - Türkçe

kawałek v turečtině:

1. parça parça


bir parça elma
Bu görevinin bir parçası.
Puzzle parçalarını birleştir.
Bana bir parça bilgi getirdi.
Bana iki parça tebeşir ver.
O,bir parça şairdi ve romantik şiirler yazardı.
Ben üç parça mobilya satın aldım.
Tom kız kardeşine bir parça kek kesti.

Turecký slovo „kawałek„(parça) se zobrazí v sadách:

geografia, uczucia, miary, praca

2. kalıp kalıp


bir kalıp peynir

3. tane


dört tane yumurta
O zaman Kuzey Amerika'da birkaç tane yol vardı.
2010 sayısında iki tane sıfır vardır.
Tanıdığım iki tane Wieńczysława var. Esmer olanı işyerinde çalışıyor. Öteki sarışın olanı ise okulumuzda bir öğrenci.
Kaç tane çocuğun var?
Üç tane köpeğimiz var, biri beyaz, ikisi siyah.
Evimin içinde iki tane zombi var.
Pepperberg "Kaç tane anahtar?" diye sordu.
İddaa oynamak için iki tane kupon aldım ve ikisinde de kazandım.
Kaç tane anahtar? Pepperberg sordu.
Odada 2 tane pencere var.
O, üç tane yedi ve yine aynı sayıda yiyebileceğini söyledi.
Çantam çok eski. Yeni bir tane almalıyım.
Bir tane daha bira istiyorum.
Birasını içti ve bir tane daha sipariş etti.

4. adet


dört adet yumurta

Turecký slovo „kawałek„(adet) se zobrazí v sadách:

Basic Concepts 2

jiná slova začínající na „K"

kaucja v turečtině
kawa v turečtině
kawalerka v turečtině
kawiarnia v turečtině
każdy v turečtině
kciuk v turečtině

kawałek v jiných slovnících

kawałek v arabštině
kawałek v češtině
kawałek v němčině
kawałek v angličtině
kawałek ve španělštině
kawałek ve francouzštině
kawałek v hindštině
kawałek v indonéštině
kawałek v italštině
kawałek v gruzínštině
kawałek v litevštině
kawałek v holandštině
kawałek v norštině
kawałek v portugalštině
kawałek v rumunštině
kawałek v ruštině
kawałek v slovenštině
kawałek ve švédštině
kawałek ve vietnamštině
kawałek v čínštině