1. mutsuz
Çok mutsuzdum ve ne yapacağımı bilmiyordum.
Biz asla düşündüğümüz kadar mutlu ya da mutsuz değiliz.
Mutsuz geçmişini unutmaya çalışmalısın.
Bütün serveti ve şöhretine rağmen, o mutsuz.
Bazıları mutlu, diğerleri mutsuz.
Mutsuz oldum fakat kendimi öldürmedim.
Şu mutsuz insanlara katıldı.
Turecký slovo „nieszczęśliwy„(mutsuz) se zobrazí v sadách:
Przymiotniki i inne 💤Przymiotniki, zaimkiemocje i uczucia