1. kazanç
Emeksiz kazanç olmaz.
Ekonomi zayıf olmasına rağmen, bazı şirketler hâlâ kazanç sağlıyor.
2. kâr
Kurumumuz kar amacı gütmemektedir.
Kar eridi.
Yarın kar yağacak.
O, kar etmek için bunu yaptı.
Gece boyunca kar yağdı.
Geçen yıl yaklaşık bu zaman çok fazla kar vardı.
O kar fırtınasında araba sürmek bir kabustu.
Kar yağabilir.
Kar bir günde eridi.
Hava tahminlerine göre yarın kar yağacak.
Banka, kar payını % 20 oranında yükseltti.
Kar bitene kadar burada kalabilirsin.
Kar yağmaya başladı.
Kar yakında kaybolacak.
O dağ kar ile kaplıdır.
Turecký slovo „прибыль„(kâr) se zobrazí v sadách:
Топ 15 слов для бизнеса на турецком