1. baş
Bu zor durumla kim baş edebilir?
Lütfen, babanızın ölümüyle ilgili baş sağlığı dileklerimi kabul edin.
O, baş ağrısından acı çekiyor.
O, bir baş selamı ile varlığımı kabul etti.
Batılı ülkeler doları güçlendirmek için baş başa verip düşünüyorlar.
Çocuk bir baş belasıdır.
Maskeler sarı kum tozunu,polenlerden dahada küçük,ne kadar iyi engelleyebilir?Sanırım o polenden oldukça daha fazla bir baş belasıdır.
Baş katip çalışkan bir adam değil fakat üstlerine nasıl yaltaklanacağını bildiği için çabuk ilerliyor.
Raskolnikov, Dostoyevski tarafından yazılan Suç ve Ceza isimli kitabının baş kahramanıdır.
Bugünkü gazetede baş makaleyi okudun mu?
2. ana
Ana dilimiz Japonca'dır.
Çeşitli Türk restoranlarında, şiş kebap ana yemektir.
Ana ve çocuk özel ihtimam ve yardım görmek hakkını haizdir. Bütün çocuklar, evlilik içinde veya dışında doğsunlar, aynı sosyal korunmadan faydalanırlar.
Resident Evil 4 şu ana kadar oynadığım en iyi oyunlardan biridir.
Ana baba, çocuklarına verilecek eğitim türünü seçmek hakkını öncelikle haizdirler.
O,şu ana kadar en iyi skordur.
İngilizcede dilin sekiz ana bölümü vardır:isim,fiil,sıfat,zarf,zamir,edat,bağlaç ve son olarak ünlem.
Onun başarısızlığının ana nedeni tembelliktir.
İranlılar ana yemeği yoğurt ile yerlerdi.
Birçok küçük kasabaların ana yolları büyük ölçüde Wal-Mart gibi büyük devlerin sayesinde neredeyse bırakılmaktadırlar.
Esperanto'yu ana dilim gibi konuşabiliyorum.
Şu ana kadar hiçbir şey doğru değil.
Şu ana kadar Muskogee'de bulundu mu?
Şu ana kadar yaptığın bütün şey her şeye kusur bulmak, keşke daha yapıcı bir şey söyleyebilsen.
3. kafa
Turecký slovo „huvud„(kafa) se zobrazí v sadách:
Kroppsdelar på turkiska